
Istanbul’s Hidden Treasure|A Journey into the Underground Palace
If there is one place in Istanbul you absolutely cannot miss, it’s the Basilica Cistern (Yerebatan Sarnıcı).
Stepping inside feels like walking onto the set of a fantasy movie. A vast forest of marble columns stretches into the darkness, while shimmering reflections dance across the water’s surface, creating an atmosphere that is both mysterious and enchanting.
📸 Perfect for Instagram! If you’re looking for unforgettable photos and videos, this underground world is the ultimate stage.
Purpose (Why Was It Built?)
- Builder: Constructed in the 6th century under Emperor Justinian I of the Eastern Roman Empire
- Function: A massive underground reservoir designed to supply drinking water to Istanbul’s Great Palace and surrounding buildings
- By storing water beneath the city, it ensured a stable water supply even during wars or droughts—an essential piece of ancient urban infrastructure.
Size
- Length: Approximately 140 meters
- Width: Approximately 70 meters
- Total area: About 9,800 square meters (roughly 1.5 times the size of a soccer field)
- Capacity: Estimated to hold up to 80,000 tons of water
Number of Columns
- Total: 336 columns
- Height: Each stands about 9 meters tall
- Design: A fascinating mix of column capitals—Corinthian, Doric, and Composite styles. Many were spolia, reused materials taken from earlier temples and monuments of the Roman and Greek world.
Tarih ve Kültürel Arka Plan | İstanbul’un Tarihi ve Kültürel Mirası
| Dönem / Tarih | Etkinlikler ve Detaylı Bilgiler |
| 6. yüzyıl | Doğu Roma (Bizans) İmparatoru I. Justinianus Döneminde İnşa Edildi |
| İnşa Amacı | Büyük Saray’a ve Çevresindeki Yapılara Su Sağlamak İçin Kullanıldı |
| Adı | “Yerebatan Sarnıcı” Adı, Latince Cisterna Basilica (Basilica Cistern) Sözcüklerinden Gelmektedir |
| 1453 İstanbul’un Fethi | Osmanlı Fethinden Sonra İstanbul’daki Topkapı Sarayı’na Su Sağladı |
| 16. yüzyıl | Doğa Bilimci Petrus Gyllius, Sarnıcı Ayrıntılı Şekilde İnceledi ve 336 Sütunu ile Ölçülerini Kaydetti |
| 18. ve 19. Yüzyıllar | Yapı, Osmanlı Döneminde Sultan III. Ahmed ve Sultan II. Abdülhamid’in Hükümdarlıkları Sırasında Restore Edildi |
| 1985–1987 Yılları | Büyük Restorasyonun Ardından Müze Olarak Ziyarete Açıldı |
| 2019–2022Yılları | Tarihindeki En Büyük Restorasyon, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Varlıkları Dairesi Başkanlığı (İBB Heritage) Tarafından Yapıldı |
-872x1024.jpg)
Mimari ve İç Mekânın Önemli Özellikleri
İstanbul’un en gizemli yapılarından biri olan Yerebatan Sarnıcı, tarihî dokusu, efsaneleri ve büyüleyici atmosferiyle mutlaka görülmesi
1. Giriş Salonu (Ana Giriş Bölümü)
Uzun merdivenlerden aşağı indiğinizde, karşınıza birdenbire nefes kesici bir manzara çıkar: yükselen mermer sütunlarla dolu devasa bir salon. Serin ve nemli hava ile suyun hafif parıltısı anında büyüleyici bir atmosfer oluşturur. Sanki yerin altında gizlenmiş görkemli bir saraya adım atmışsınız gibi hissedersiniz; yukarıdaki kalabalık şehirden tamamen farklı bir dünya. Daha ilk andan itibaren ziyaretçiler olağanüstü, adeta rüya gibi bir ortama taşınır.

2.Merkez Sütunlar Koridoru
Tam 140 metre uzunluğundaki merkez geçit, yaklaşık 9 metre yüksekliğinde 336 mermer sütunla çevrilidir. Bu manzara gerçekten hayranlık uyandırıcıdır. Sütunların çoğu eski Roma yapılarından devşirilmiş olduğundan, Korint, Dor ve hatta Kompozit tarzında başlıkların çeşitliliği göze çarpar. Dikkatlice bakıldığında, antik mimarideki geri dönüşümün izlerini gösteren detaylar fark edilir. İşte burada Roma’nın görkemi, Bizans mühendisliğinin pratikliğiyle buluşur.

3. İmparator Yolu (Merkez Geçit)
Merkez ana koridor, genellikle “İmparator Yolu” olarak adlandırılır ve bir zamanlar İmparator Justinianus ile yüksek rütbeli devlet görevlileri tarafından kullanıldığına inanılır. Günümüzde yumuşak ışıklandırmalar, yansıtıcı suların üzerinde süzülüyormuş gibi görünen taş zemini aydınlatır. Bu yolda yürümek, adeta törensel bir his uyandırır; sanki Bizans tarihinin bir parçası olmuşsunuz gibi. Birçok ziyaretçi için burası sarnıcın en görkemli bölümü olarak kabul edilir.

4.Ağlayan Sütun (Yerebatan Sarnıcı)
Sütunlar ormanı arasında biri özellikle dikkat çeker: ünlü Ağlayan Sütun. Yüzeyinde gözyaşı şeklinde oyulmuş motifler bulunur ve bunların, sarnıcın inşası sırasında hayatını kaybeden sayısız işçi ve köleyi anmak için yapıldığı söylenir. Bu güçlü sembolizm, ziyaretçilerin çoğunu burada sessizliğe bürünmeye yönlendirir; bazıları ise taşı sessiz bir saygı ifadesiyle dokunarak hatıraları paylaşır. Bu noktada tarihin gölgeleri adeta yanı başınızda hissedilir.

5.Yerebatan Sarnıcı Yan Koridor Sergi Alanı
Son restorasyonlarla birlikte yan koridorlarda bir sergi alanı oluşturuldu. Burada ziyaretçiler, sarnıcın tarihini, mühendislik yapısını ve onu günümüze taşıyan büyük restorasyon çalışmalarını anlatan sergileri inceleyebilir. Antik su sistemlerinin modelleri ve modern restorasyon projelerinde görev alan ustaların fotoğrafları, bu yeraltı harikasının yüzyıllar boyunca nasıl korunduğunu gözler önüne seriyor. Yerebatan Sarnıcı sadece görsel açıdan büyüleyici değil; aynı zamanda imparatorluklar boyunca şehirlerdeki su yönetimini öğreten canlı bir ders niteliği taşıyor.


6.Yerebatan Sarnıcı’ndaki Su Yolları ve Yansıma Noktaları
Sarnıcın büyüleyici özelliklerinden biri, zemini her zaman kaplayan sudur. Durgun yüzey bir ayna gibi davranarak sütunlar ormanını yansıtır ve adeta başka bir dünyaya ait bir manzara oluşturur. Günün daha sessiz saatlerinde bu yansımalar çok daha net hale gelir; Instagram’ı süsleyen ünlü “baş aşağı mimari” fotoğrafları için mükemmel bir ortam sunar. İster profesyonel bir fotoğrafçı olun ister yalnızca telefonunuzu kullanın, burası İstanbul’un gizemini yakalamak için en ödüllendirici noktalardan biridir.

7.Yerebatan Sarnıcı’nın Eşsiz Sütun Başlıkları
Sütun başlıklarına yakından bakıldığında dikkat çekici bir çeşitlilik ortaya çıkar. Bazıları zarif akantus yapraklarıyla süslenmiş Korint tarzında, bazıları sade ve sağlam Dor düzeninde, bazıları ise farklı stilleri birleştiren Kompozit tarzdadır. Bu eklektik karışım, eski anıtlardan malzeme yeniden kullanma geleneği olan spolia uygulamasının bir sonucudur. Mimari meraklıları için Yerebatan Sarnıcı adeta bir hazine niteliğindedir; çünkü tek bir yeraltı salonunda bu kadar farklı üslubu bir arada görme fırsatını sunar.

8.Yerebatan Sarnıcı’nın Kuzey Kemer Yapıları
Sarnıcın kuzey ucunda yer alan görkemli kemerler ve destek duvarları, Bizans mühendisliğinin parlaklığını gözler önüne seriyor. Büyük yükleri taşımak için tasarlanan bu yapılar şaşırtıcı derecede iyi korunmuş durumda. Onların altında durduğunuzda, 1500 yılı aşkın süredir ayakta kalabildiklerine inanmak neredeyse imkânsız geliyor. Bu dayanıklılık, sadece ustaların becerisinin değil, aynı zamanda ebediyet için nasıl inşa edileceğini bilen bir imparatorluğun dehasının da kanıtıdır.

9.Yerebatan Sarnıcı’ndaki Ters Medusa Başı
Basilica Cistern (Yerebatan Sarnıcı)’nın en ünlü ve en çok ziyaret edilen noktası, şüphesiz Ters Medusa Başı’dır.
Yunan mitolojisinin en ürkütücü figürlerinden biri olan Medusa, bakışlarıyla insanları taşa çevirme gücüne sahipti. O halde neden bu gizemli imge, İstanbul’un ünlü yeraltı su hazinesi Yerebatan Sarnıcı’nda sütun kaidesi olarak karşımıza çıkıyor?
Bu konuda birkaç teori bulunmaktadır:
- Büyülü Koruma Teorisi – Medusa’nın yüzünün ters çevrilmesi, onun taş kesen bakışlarını nötralize etmek amacıyla yapılan sembolik bir ritüel olarak yorumlanır.
- Pratik Amaç Teorisi – Medusa başının ters yerleştirilmesinin nedeni, aslında taşın yeniden kullanılması ve sütunun yüksekliğini dengelemek için basit bir mühendislik çözümü olabilir.
- Sembolik Anlam Teorisi – Medusa başının ters konumlandırılması, Bizans döneminde Hristiyanlığın pagan inançlar ve antik dinler üzerindeki üstünlüğünü göstermek için yapılmış sembolik bir ifade olabilir.
Yerebatan Sarnıcı’ndaki Ters Medusa Başı, 1500 yıl sonra bile gizemini koruyarak ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Sessiz ve ters bakışları, durup bakan herkeste tuhaf bir ürperti uyandırıyor.

10.Yerebatan Sarnıcı’ndaki Yana Çevrilmiş Medusa Başı
Yerebatan Sarnıcı’ndaki bir diğer hazine ise Yana Çevrilmiş Medusa Başı’dır. Ters Medusa ile birlikte bu iki figür, basit bir sütun kaidesinden öte, adeta bir sanat eseri niteliği taşır.
Yerebatan Sarnıcı’ndaki yana çevrilmiş Medusa Başı, ışığa bağlı olarak değişen ifadesiyle ziyaretçileri büyüler. Gün ışığında huzurlu ve uykuda gibi görünürken, gece gölgelerin oyunu yüzüne ürkütücü bir canlılık katar; sanki gözleri bir anda açılacakmış gibi.
Yerebatan Sarnıcı’ndaki Medusa Başı’na yakından bakıldığında, antik Yunan heykeltıraşlarının olağanüstü sanat anlayışı açıkça görülür. Dalgalı saçları ve ince oyulmuş gözleri, yüzyıllardır su altında olmasına rağmen hâlâ etkileyici bir güç yansıtır.
Yerebatan Sarnıcı’ndaki iki Medusa Başı, ziyaretçiler tarafından sıklıkla “ışık ve gölge” ya da “hayat ve ölüm”ün sembolü olarak görülüyor. Bu nedenle Medusa köşesi, yalnızca popüler bir fotoğraf durağı değil; aynı zamanda mitoloji, Bizans tarihi ve felsefenin kesiştiği büyüleyici bir yerdir.

Yerebatan Sarnıcı’na Nasıl Gidilir?
- Tramvay T1: Sultanahmet İstasyonu’ndan 3 dakikalık yürüme mesafesinde.
- Otobüs: Sultanahmet durağında inin.
- Yaya: Ayasofya ve Sultanahmet Camii’nden 5 dakikadan daha kısa bir yürüyüş mesafesinde.
- Taksi: Kolay ulaşım, Tarihî Yarımada’nın tam kalbinde.
Gezginler için not: İstanbul’da toplu taşıma saatleri ve güzergâhları zaman zaman değişebilir. Yerebatan Sarnıcı’na gitmeden önce yön tariflerini yerinde teyit etmeniz veya İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin resmî ulaşım duyurularını kontrol etmeniz önerilir.
Yerebatan Sarnıcı Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
- Yerebatan Sarnıcı giriş ücreti nedir?
Yerebatan Sarnıcı giriş ücreti 2025 yılı itibarıyla 300 TL’dir.
Not: Fiyatlar zamanla değişebilir; bu nedenle ziyaret öncesinde resmî Basilica Cistern internet sitesini veya gişe bilgilerini kontrol etmeniz önerilir.- Yerebatan Sarnıcı açılış saatleri nedir?
Yerebatan Sarnıcı, her gün 09:00–19:00 saatleri arasında ziyarete açıktır (çalışma saatleri değişebilir).
- Yerebatan Sarnıcı’nda kıyafet kuralı var mı?
Yerebatan Sarnıcı bir cami değildir; bu nedenle ziyaretiniz için özel kıyafet gerekmez. Ancak zemin nemli olduğundan kaymaz ve rahat ayakkabılar giymeniz önerilir.
- Yerebatan Sarnıcı’nda fotoğraf çekebilir miyim?
Fotoğraf çekimine izin verilir ancak flaş kullanımı, Yerebatan Sarnıcı’nın mistik atmosferini korumak amacıyla önerilmez.
- Yerebatan Sarnıcı çocuklar ve yaşlılar için erişilebilir mi?
Yerebatan Sarnıcı’nda yapılan son restorasyon çalışmaları sayesinde erişilebilirlik artırıldı. Merdivenler hâlâ mevcut olsa da, ziyaretçilerin rahat etmesi için korkuluklar ve dinlenme noktaları eklenmiştir.
Yerebatan Sarnıcı Fotoğraf Çekimi ve Ziyaretçi İpuçları
- En iyi ışık: Öğleden sonra su üzerindeki yansımalar
- İkonik kare: Medusa başlarına alttan bakarak çekilen fotoğraf
- Yağmurlu günler: Hava özellikle ferah ve mistik bir his verir
Kendi Deneyimim: Sabahın erken saatlerinde ziyaret ettiğimde tek duyulan ses damlayan suyun sesi oldu — o kadar sessizdi ki zamanın durduğunu hissettim.
Yerebatan Sarnıcı Yakınındaki Öneriler
Oteller
- Lüks: Four Seasons Hotel Istanbul at Sultanahmet
- Orta Seviye: Hotel Arcadia Blue
- Bütçe Dostu: Cheers Hostel
Restoranlar
- Sultanahmet Köftecisi – Geleneksel Türk köfteleriyle ünlü otantik lezzet durağı
- Seven Hills Restaurant – Boğaz manzaralı çatı terasıyla unutulmaz bir yemek deneyimi
Kafeler
- Hafız Mustafa – Baklavası ve Türk çayıyla ünlü tarihi tatlıcı
Barış ve Noah ile Bir Sohbet
Barış“Yerebatan Sarnıcı bana sanki bambaşka bir dünya gibi geliyor – adeta gerçeküstü.”



“Hav hav! (Burası adeta bir film platosu gibi görünüyor!)”



“Evet, gerçekten de öyleydi. James Bond filmi From Russia with Love (1963) ve Tom Hanks’in oynadığı Inferno (2016) filmlerinin sahneleri Yerebatan Sarnıcı’nda çekildi.”



“Hav hav! (Yani biz şu anda James Bond’un ve Hollywood yıldızlarının adımlarını izliyoruz!)”



“Kesinlikle. İstanbul’a gelen herkesin mutlaka görmesi gereken yerlerden biri Yerebatan Sarnıcı’dır.”



“Hav hav! (Yerebatan Sarnıcı’nı görmeden İstanbul gezisi eksik kalır!)”
Sonuç ve Genel Değerlendirme
Basilica Cistern (Yerebatan Sarnıcı), 1500 yıllık geçmişiyle yalnızca bir turistik mekân değil; Bizans’tan Osmanlı’ya ve modern İstanbul’a kadar uzanan suyun, uygarlığın ve insanın dayanıklılığının simgesel bir anıtıdır.
Yerebatan Sarnıcı’nda karşılaşacaklarınız:
- İstanbul’un kalabalığından uzaklaştıran büyülü bir sessizlik
- Sulara yansıyan dev Bizans sütunları
- Efsanelere konu olmuş Ters ve Yana Çevrilmiş Medusa başları
- Unutulmaz kareler yakalayabileceğiniz eşsiz fotoğraf noktaları
Basilica Cistern (Yerebatan Sarnıcı), ister tarih tutkunları için bir bilgi hazinesi, ister sıradan gezginler için büyüleyici bir deneyim, ister fotoğrafçılar için eşsiz bir kare olsun; İstanbul ziyaretinizin en parlak anısı olacaktır.
Gitmeden Önce: Sorunsuz bir ziyaret için biletler ve ziyaret saatleriyle ilgili en güncel bilgileri her zaman resmî web sitesinden kontrol edin.
Sıradaki durak: Unutulmaz Tarihî Yarımada maceranızı tamamlamak için İstanbul’un diğer zamansız simgelerini keşfedin — Sultanahmet Camii (Mavi Camii) ve Ayasofya.


.jpg)
.jpg)






